Koç, tüm oyuncularını kendi elleriyle seçer, hepsini yakından tanır, onlarla yakından ilgilenir. Sadece saha içindeki fiziksel durumlarını değil, zihinsel sağlıklarını da takip eder.
Koç asla maçtan maça takımının yanında değildir, aralardaki tüm süreçlerde de takımıyla tamamen kenetlenmiş bir şekilde yaşar, onları bir arada tutar. Günlük hayatlarındaki akıl hocalarıdır aynı zamanda.
Koç her maçtan önce takımını hazırlar, asla hazırlıksız bir maça çıkmaz. Hazırlık sadece fiziksel değildir, rakibi analiz eder, ekibini zafere odakladığı kadar deneyime de hazırlar, oyundan zevk almalarını ve bir takım olarak hareket etmelerine çalışır.
Koç asla günü kurtarmanın peşinde değildir.
Koç için takımın birliği, bütünlüğü her şeyden önce gelir.
Koç motivasyonu asla düşürmez. Gereken dersi verdiğinde bile yapıcıdır.
Koç kazanmaya değil, oyuna odaklanmıştır.
Koç kritik anlarda asla soğukkanlılığını kaybetmez, oyunun kalesidir.
Koç yenilgiyi bilir, ondan öğrenir, onu gömmeye çalışmaz.
Koç efor kadar tutkunun da oyuna konması gerektiğini bilir ve örnek olur.
Koç bireysel yetenekleri analiz ederek, hem başarılı bireyler hem de başarılı bir takım yaratmanın yolunu arar. (Her birey için bir gelişim haritası çıkarttın mı?
Koç bilir ki son düdüğe kadar her şey değişebilir.
