Maaş çeklerini, ikramiyeleri, sağlık
sigortasını, vergileri ve diğerlerini karşılayan müşterinin parasıdır. Çünkü
çalışanlara ödeme yapan müşteridir, bütün çalışanlar, patron dahil müşteri
için çalışır. Bu nedenle, bir şirketteki her iş, müşteri çekmek veya müşteriyi
tutmak üzere yapılandırılmış olmalıdır. İstisnasız! Eğer bir iş direk ve
dolaylı olarak müşteriyi çekemiyor veya tutamıyorsa, o iş gereksizdir.
Dolayısıyla ya bırakılmalıdır ya da başka bir şirkete devredilmelidir.
Patron herkese, sürekli olarak müşteriler
için çalıştıklarını hatırlatır. En önemli sorumluluklarından biri
çalışanlarına müşteriyi nasıl çekeceklerini ve nasıl tutacaklarını öğretmektir.
Patron daima şirketle müşteri arasındaki engelleri ortadan kaldırmaya çalışır.
Çalışanlarını müşteriyi tutmalarını engelleyen kısıtlayıcı şirket kurallarından
da kurtarabilir. Örneğin, satış gücünün raporlamalarını azaltır ki, satışçılar
işini yapabilsin. Üretim darboğazlarını azaltır ki, üretim yapanlar ürünlerini
zamanında tamamlayabilsin. Her çalışanın müşteri için çalışması gerçeği basit
bir kavramdır, fakat ilginç bir şekilde bazı insanların bunu tam anlamıyla
kavraması zordur. Bazı çalışanlar bir birlik için çalıştıklarını sanıyor.
Yanlış! Bir birliğe bağlıdırlar ama şirketlerine ödeme yapan müşteri için
çalışırlar. Bazı kamu çalışanları motorlu araçlar bölümünde, polis
departmanında, hükümet için veya öğretmenler birliğinde çalıştıklarını sanıyor.
Yanlış! Bu insanlar vergileriyle onların maaşlarını karşılayan vatandaşlar
için çalışıyorlar.
Vatandaşlar, metro çalışanları,
öğrenciler ve öğrencilerin aileleri ödeme yapan müşterilerdir. Bazıları XYZ
şirketinin pazarlama bölümünde, karizmatik patronları, kendileri veya bir
yardım derneği için çalıştığını sanıyor. Ama ne müşteri ne de para var.
Müşteriler gerçek patronlardır. Ve memnun kalmayan müşteri her gün
çalışanlarını işten çıkarır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder